Selam sevgili okuyucu! İlkbaharın neşesi, yazın baştan çıkarıcı enerjisi, ve sonbaharın keyif veren hüznünün ardından içinizi ısıtacak buz gibi bir kar tatiline ihtiyacınız varsa doğru adrestesiniz. "Kar yağıyor ve ben hatırlıyorum" der Nazım Hikmet. Siz de Grisi bile kaçmış solgun şehrinizden uzaklaşmak ve hatırlamaya değer bembeyaz anılar biriktirmek istiyorsanız, işte sizlerle paylaşmak istediğimiz Türkiye'nin dört zirvesi. Kartalkaya, Uludağ, Erciyes, ve Palandöken. Bu noktalarda biriktirdiğimiz anılar ve deneyimlerimizden yola çıkarak size her bir zirvenin diğerlerinden bağımsız bir ruhu olduğunu söyleyebiliriz. Yazımızda bu beyaz devlerin kendilerine has ruhlarını bilgilendirici ve eğlenceli bir şekilde işlemeye çalışacağız. Aklınıza takılan her soru ve öneri için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Sporla kalın! 1)Lüksle Doğanın Buluşma Noktası: Bolu, KartalkayaSöz konusu kış tatilleri ve kayak merkezleri olduğunda Köroğlu dağları üzerinde yer alan Kartalkaya Türkiye'nin vazgeçilmezleri arasına adını altın harflerle yazdırdığını söyleyebiliriz. Snowboard sıcakkanlı bir spordur. Bu yüzden kayak merkezinin hemen girişinde bulunan "bebek lift" olarak adlandırdığımız ısınma pistinde birkaç tur attıktan sonra board'unuz ile adeta arkadaş olabilirsiniz. Kar kalınlığının genellikle 180, 190 cm olduğu, yürürken dizlerimize kadar kara battığımız Kartalkaya'ya giderken fotoğraf makinanızı almayı unutmayın. Bunun nedeni, 2.200 metre yükseklikte bol oksijen eşliğinde sizi kucaklamayı bekleyen çam ağaçları ve el değmemiş parıldayan kar tanelerini ölümsüzleştirmek isteyeceğinizden eminiz. Aynı zamanda, doğa manzaralarının yanı sıra kendinizi de ölümsüzleştirebilirsiniz. Hem de kayarken! Bu nasıl olacak diye merak ediyorsanız cevap çok açık; Kartalkaya kayak merkezinde kiralayabileceğiniz kayaklı aksiyon kameramanları görev yapmakta. Zorluk seviyeleri birbirinden farklı olan 21 pistte kayarken bu anları ölümsüzleştirebilirsiniz. Çekim kalitesi, açılar, ortam gibi kafanızı kurcalayan sorular varsa, yazının hemen altında fikir edinmek amaçlı videomu izleyebilirsiniz. Şimdiden iyi seyirler. Bunun yanı sıra, "Kaymaktan sıkıldım farklı bir şeyler denemek istiyorum" derseniz, bizler kar ski'lerle gruplar halinde kış safarisine çıkmıştık. Biraz pahalı bir aktivite olsa da pişman değiliz çünkü bizim için ömür boyu unutamayacağımız bir anı oldu. Muhteşem doğa manzaraları, lüks oteller, ve birbirinden farklı dünya lezzetlerinin yanı sıra Kartalkaya kayak merkezi gece hayatı açısından Türkiye'nin en hareketli zirvesine sahiptir. İsmi "Palazzo Lounge" olan ve Kaya Palazzo otel bünyesinde olan gece kulübünde yorgun bir günün ardından içeceğinizi alıp şömine başında rahatlayabilir veya dilerseniz çılgınlar gibi dans edebilirsiniz. Biz genelde önce dans edip, sonra şömine başında ısınıp, en son gece kayağına çıkmayı tercih ediyoruz. Evet, doğru duydunuz. Soğuğa dayanıklı ve biraz korkusuz iseniz, gece kayağı tam size göre. Uzun lafın kısası, Kartalkaya kayak merkezi, lüksün doğa anayla kucaklaştığı büyüleyici bir rüya gibidir. Bir kez gittinizmi, bir daha unutamazsınız. 2)İskenderi mi daha meşhur kayak merkezi mi? :Bursa, Uludağ"Bu pistler bana yetmiyor, kalabalıkta kaymayı sevmiyorum, el değmemiş bol karda ağaçların arasında kaybolmak istiyorum" diyorsanız, sıradaki durağımız 2.543 metre yüksekliği ile Türkiye'nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan Uludağ. Eh tabi, buraya kadar gelmişken zirveye çıkmadan size tavsiyemiz İskender'de ufak bir yemek arası vermeniz. Zirvede, 1. yerleşim bölgesinde 12, 2. yerleşim bölgesinde 5 otelin, 6 binin üzerinde yatak kapasitesiyle hizmet verdiği Uludağ'da temiz havayı ve oksijeni ayak parmaklarınıza kadar hissedeceksiniz. Bitmek tükenmek bilmeyen kar yağışı da bunların promosyonu diyebiliriz. Birbirinden farklı ve büyük 20 pistin bulunduğu Uludağ, Antik Yunan mitolojisinde Tanrıların ünlü Troya savaşını izlediği dağ olarak anılmaktadır. Eh, hal böyle olunca bu haşmetli dağ ve görüntüden daha azı beklenemezdi zaten. Fakat sizi uyarmak istediğimiz bir konu var. Uludağ gibi sürekli tipi ve kar yağışı olan zirvelerde yanınızda mutlaka kar gözlüğü bulundurmanız gerekir. Bunun nedeni, eğer gözlüğünüz yok ise, görüş mesafeniz ve kaliteniz bir hayli düşecektir. Kar yağışı böyle olunca, Uludağ kayak merkezinde pistler cam gibi olur. Bu yüzden size bir diğer önerimiz, ana pistlere çıkmadan önce bebek liftinde ısınarak aynı zamanda birkaç düşüş tekniği öğrenmenizdir. Eğer bizim gibi hoplayıp zıplıyorsanız, bu teknikler sizi ciddi yaralanmalardan kurtarabilir. Bununla ilgili olarak yazının hemen altında düşüş videomu izleyip fikir edinebilirsiniz. 1 ve 2. bölgenin toplam uzunluğu 40 kilometreyi bulurken, bizler ayağımızdaki board'un artık bir spor aletinden çok ulaşım aracı olduğunu hissetmiştik. Nefes kesen manzaranın el değmemiş kar ve oksijen ile buluştuğu zirvede ateş başında yediğim sucuk ekmek ve sıcak şarabın damağımda bıraktığı tadı dün gibi hatırlıyorum. Organizasyonların, üniversite festivallerinin bolca düzenlendiği Uludağ'da gündüz karın keyfini çıkarıp akşam yemeğinizi yedikten sonra o renkli gece hayatına dalmak hiç de zor değildir. Kısacası, Uludağ'ın yeri bizde bir başkadır... 3) Snowboard Sporunun Harman Olduğu Yer: Kayseri, ErciyesKayseri denilince aklımıza ilk gelen şeylerin başında, paha biçilemez Kayseri Pastırması, milli yemeğimiz Kayseri Mantısı ve aklınıza gelen sıra dışı yemeklerin olduğuna hemfikiriz. Ancak bahsetmiş olduğum gibi ister yemeğinizi yiyin, ister şehir merkezini gezin, isterseniz sayısız tarihi mekanları teker teker keşfedin ve gezin. Bütün bu aktiviteleri yaparken sizde aynı bizim fark ettiğimiz gibi Kayseri'nin neresinden bakarsanız bakın, zirvesi her zaman karlı yüce Erciyes Dağı mutlaka karşınıza çıkıyor. Türkiye'de kış sporu tutkunları veya kış tatili severlerin vazgeçilmezleri olan Kartalkaya ve Uludağ bir yana, çoğu insan Erciyes Dağının eşi benzeri olmayan pistlerinden, lüks otellerinden ve neredeyse yılın 365 günü kar kalınlığının 200 cm üzerinde olduğu doğasından bir haber. Doğruyu söylemek gerekirse bizde bu tatile gitmeye karar verirken bunların hepsinden bir haber bir şekilde, beklentilerimizi minimumda tutarak gittik. Bir hayli yanıldık ve eminiz ki giden ve gidecek olan herkes Erciyes Dağının keyfine asla doyamayacak. Lafımız okuyucu meclisimizden dışarı, herkesin bildiği genel geçer kavramlardan biri olan "Cimri" değil "Kayserili" lakabını tamamen ters düz eden Kayseri Belediyesine buradan selamlarımızı yolluyor ve teşekkür ediyoruz. Büyükşehir Belediyesi'nin 350 milyon euroluk yatırımı ile hayata geçirilen ve uluslararası standartlara ve sahip olan Erciyes Kayak merkezi Türkiye için kış turizminin parlayan yıldızı konumundadır. Modern liftleri ve son teknoloji teleferik sistemi ile yaklaşık 25 kilometrelik alana yayılan kayak merkezi misafirlerine Türkiye bir yana Dünyada eşi benzeri olmayan kayak deneyimi sunuyor. Yeni başlayan kış sporu sevenleri için pistler olması yanı sıra, bizim gibi veya tam profesyonel kış sporu tutkunlarına da sayısız imkan sunuyor. Değinmemiz gereken önemli bir diğer şey ise sağlık ve güvenliğe gerek pistlerde ve pist çevrelerinde veya mola noktalarında mutlak önem verilmesi. Burada, diğer kayak noktalarından farklı olarak pistlerde kask takma zorunluluğu vardır. Ayrıca mola noktalarına değinmişken, bu alanlar aklınızda yer edinen o sıradan mola noktalarından tamamen bağımsız, yorulduğunuz veya dinlenmek istediğiniz anda gerek manzaranızın keyfini çıkarmak, gerek ateş başında -15 derecede damağınızdan su gibi akıp gidecek sıcak çikolatanızı yudumlamak veya Ataberk ile benim yaptığımız gibi yerden 2980 metre yüksekte ne olursa olsun o güzelim Kayseri Mantısını yemekte olabilir. Toplamda 102 kilometre uzunluğa sahip farklı eğimlerdeki 34 pist, çeşitlilik açısından Erciyes'i lider konumunda tutuyor. Bütün pistlerin birbirine bağlı olduğu Erciyes'te, farklı zorluk derecelerindeki pistler kayak tutkunlarına 2.200 metreden 3.400 metre rakıma kadar kayak yapma fırsatı sunuyor. Bu bilgileri siz sevgili okuyucularımız ile paylaşmamızın elbette bir sebebi var. Ataberk ile ikimizde Snowboard tutkunu olsak ve bu tutkudan vazgeçmesek dahi, Ataberk'in de bahsettiği gibi gece hayatını gezmeyi ve güzel üniversite organizasyonları bir yana, benim gibi hız tutkunu olanlar ve profesyonelliğin zirvesine ulaşmak isteyenlerin kesinlikle tercihi bu paha biçilemez olan Erciyes pisti olmalı. Tüm bunların yanı sıra, bitmek bilmeyen çeşit çeşit pistlerin ve uluslararası standartlara kavuştuğu Erciyes, uluslararası spor organizasyonlarının da vazgeçilmez merkezi haline gelmiştir. Gurur kaynağımız olan Erciyes Kayak Merkezi, 3 yıldır uluslararası Kayak Federasyonu Snowboard Avrupa Kupası'na ve 2 yıldır Snowboard Dünya Kupası'na ev sahipliği yapıyor. Tüm dünyanın içinde bulunduğu pandemi şartlarından dolayı son 2 yıldır seyirci ve kış sever kabul edilemese de bundan sonra bizimde planlarımızın arasında olan ve ülkemizin gururla ev sahipliği yaptığı bu şampiyonalara gitmeyi dört göz ile bekliyor ve sizlere de öneriyoruz. 4)Çorba, Kebap Bahane Snowboard Şahane Erzurum, PalandökenBazı rivayetlere göre yılın 365 günü kar yağışı olan ve havanın 0 derecesinin üstene çıkmadığı, Türkiye'nin en soğuk ama en özel ili Erzurum'dan herkese selamlar. Evet sevgili okuyucu senin de aklına her normal insanda olduğu gibi Erzurum denilince Cağ Kebabı ve Aşotu Çorbası geldi değil mi? Sana kesinlikle hak veriyorum ve vermeye devam edeceğim. Ülkemizin en soğuk ve en çok kar yağışı alan ilinde eminim ki bir kar tatiline ve kış sporu macerasına kimse hayır demez. Kristal kar cenneti olarak anılan Palandöken, dünyada kış turizminin parlayan kenti olma yolunda ilerleyen bir diğer kayak merkezimizdir. Kristal kar demişken, sevgili doğa sever ve fotoğraf çekme ve arşivleme hastası okuyucularımız için paha biçilemez bir fırsattır Palandöken. Buzlanmamış, haliyle kristal şeklinde yere düşen ve havada süzülen kar taneleri ortaya akıl almaz güzellikte manzaralar çıkarır. Fotoğraf çekmek ile arası pek iyi olmayan biri olmama rağmen Palandökende gözlerimle gördüğüm ve deneyimlediğim o eşsiz manzarayı mutlaka görmenizi öneririm. Kış sporları ve Snowboard üzerinden ele alırsak, dünyanın en uzun ve dik pistleri arasında yer alan Palandöken Kayak Merkezi'ndeki 24 pist snowboard tutkunlarına eşsiz bir deneyim sunuyor. Pistlerinden ikisi slalom için Uluslararası Kayak Federasyonu tesciline sahip Palandöken, aynı anda yaklaşık 12 bin kayak severe kayak yapma imkanı sunuyor. 12 bin rakamı asla kafamızdan uydurduğumuz bir şey değil, Ataberk ile aynı anda kaymaya başladığımız ve kalabalıktan birbirimizi kaybedip tam 3,5 saat aradığımız günü hala hafızamdan silemiyorum. Palandöken'i diğer kayak merkezlerinden ayıran bir özellik şehir merkezine çok yakın olmasıdır. Havaalanına 20, kent merkezine sadece 4 kilometre uzaklıkta olan Palandöken, bu sayede misafirlerine hem kolay ulaşım imkanı hem de kayak dışında şehir merkezindeki Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalan çok önemli tarihi ve kültürel yerleri ziyaret etme fırsatı sunuyor. Ayrıca sevgili gurmeler ve yemek severler içinde Çorba ve Kebap yemek hem çok kolay hem de kaçınılmaz oluyor. Böylelikle, kayak tatili daha da zenginleşiyor. Ancak şimdiden uyaralım, yediğimiz 3 er porsiyon cağ kebabından sonra kaymaya çalıştığımızda sonu pek iç açıcı bitmedi bizden söylemesi. Palandöken bu özelliklerinin yanı sıra, Türkiye'de pistlerin aydınlatılarak gece kayağının yapıldığı merkezlerin başında gelen Palandöken'de, kayarken eşsiz kent manzarası oldukça dikkat çekiyor. Şehre olan yakınlığında mıdır bilmiyorum. Ama kesinlikle Palandöken'in farklı bir atmosferi olduğunu ileri sürebiliriz. Gece kaymaya çıktığınızda gerek teleferikten gerekse pistin en tepesinden, kocaman bir şehir, binlerce ışık ve akıl almaz bir manzara size kristal kar taneleriyle birlikte eşlik ediyor. Size içtenlikle şunu söyleyebiliriz ki bu Ataberk ve benim hayatımızda cidden tam anlamıyla huzura ulaştığımız anlardan biri olmuştu. Palandökene ayak bastığınız an acemi veya profesyonel, içgüdüsel olarak sizde bir an önce içinizde biriken o enerjiyi bırakmak isteyeceksiniz. Fakat bir uyarı yapmadan da geçmeyelim. Eğer kaymaya yeni başladıysanız veya hala acemi olduğunuzu düşünüyorsanız, sakın Ejder 3200 pistinden kaymaya çalışmayın! Adrenalin, dopamin, ve korkunun birlikte halay çektiği bu pistte en ufak bir dikkatsizlik çok büyük sakatlıklara yol açabilir. Uyarmadı demeyin. KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK diyorsanız, Palandöken sizi sıkı sıkı kucaklayacaktır.
0 Comments
Leave a Reply. |
|